Bir Sıkımlık Kafa | Nebiye Arı

Bi sıkımlık kafaydı bizimkisi
Unlu kurabiye gibi ağızda dağılan düşüncelerimiz vardı
Biraz da damıtılmış merhamet damlatıyordu göğüslerimiz
Kimseye bir şey anlatmak gibi bir arzumuz da yoktu oysa
Deli dana hastalığına yakalanmış bir buzağı gibi babamıza koşturmalıydık
Bahçe duvarına asılan ibretlik kafa o olmasa.

Bi hatalık andı bizimkisi
İstihdam projelerine sırt çevirmiş katırlarımız suçluydu
Bir de istanbul çocukları sokağın iş ararken tiner bulunca
Kim bilir içimizde yatan terörü, kim sever topla tüfeği
Delip geçince karnını ve parçalarını toplamayı kim ister
Sınırdan geçerken ufalanan 35 cesedin.

Bi içimlik sigaraydı bizimkisi
Ciğerlerimiz çürüdükçe doktorlar daha gazla dedi
Süratli ve dikkatli bir araba gibi yolda sürüyorduk
Aslında yürüyorduk biz, uçan f-16’lar ve kuşlar
Doğan güneş değildi, ortalık karanlık da değildi
Orada yatan ben değildim oysa, kaçakçı katırlar.

Alıntılar Mektebi >>

Etiket(ler): , , .Yer işareti koy Kalıcı Bağlantı.

Bir Sıkımlık Kafa | Nebiye Arı için 1 cevap

  1. ali ihsan diyorki:

    unlu mu kurabiye?

Bir yanıt yazın