Piyasaya uygun bir İslam isteniyor

Sakarya Dayanışma Derneği’nde Piyasa İslamı adlı kitapla ilgili programda kapitalist sistemin İslami yaşam biçimlerini kendi içinde eriterek yeni bir din anlayışı oluşturduğuna dikkat çekildi
 
Kış dönemi çalışmaları kapsamında Kitap-Kritik programlarına devam eden Sakarya Dayanışma Derneği’nde İsviçre asıllı politolog Patrick Haenni’nin Piyasa İslamı adlı kitabı ele alındı. Ayhan Karaçam tarafından yapılan sunumda Mısır, Endenozya ve Türkiye’deki değişim süreçlerinin ve bu süreçlerin Müslüman kesimin din anlayışı üzerindeki etkileri tartışıldı. “Yeni İslamlaşma sürecinde sistem dışı ve siyaset odaklı söylemin terk edildiğini ve dinin özellikle birey ve cemaat üzerinden yeniden yorumlandığını gözlemliyoruz. Bunun anlamı yeterince ılıtılmış bir İslamlaşmanın, piyasaya uygun bir İslam anlayışının bizim dışımızda, herkesi yeterince memnun edeceğidir. “Piyasa İslamı”nda, İslam’ın mücadele kavramları, birey üzerinden ve ahlaki perspektiften yeniden yorumlanır. İrfan, fazilet-erdem, hakkaniyet, adalet gibi kavramlar kapitalist bir toplumda, kapitalist sınıf ilişkileri içinde, kapitalist bir birikim peşinde koşan her müminin hem kendisini “fazla” kaybetmemesinin hem de eş zamanlı olarak etkileşim halinde olduğu dış dünyayı kendisine benzetmesinin, muhafazakârlaştırmasının araçları haline gelir.” dedi.
 
İslamcılar sosyal adalet için çalışmalı
 
Karaçam, kitabın bölümleri üzerinde tespitlerini aktarırken, yazara katıldığı ve katılmadığı hususları paylaştı. “Piyasa İslamı, dindar burjuvazilerin sağladıkları kârlarla her geçen gün daha da derinleştirdikleri sosyal eşitsizlikleri ya bilinçli olarak görmezden gelmekte ya da atlamaktadır. Bana göre, görmezden gelebilmekte çünkü; bütün tüketim modelleri bencil olmayı gerektirir. “İslami” denilen tüketim modeli de elbette bundan nasibini alacaktır. Protestan ahlakı üzerinden yapılan okumalar böyle davranmayı gerektirir. Aslında bu tersinden bir okumadır. Kitapta geçen “Yeni İslamcılar sosyal adaletten ya da zenginliklerin yeniden dağıtımından hiç bahsetmiyorlar. Onların dedikleri iyi İslamcı olmak için zengin olmaları gerektiği. Ama bunu kesinlikle tersten okumuyorlar. Yani; iyi İslamcılar sosyal adalet ve yeniden dağıtım için çalışanlardır.” ifadesi gerçekten önemli.” dedi.