Havada soygun (Cafeteria on air)

İlk defa uçağa bindim, İstanbul’a doğru. İlk defa gittiğim İstanbul’dan değilde ilk defa bindiğim uçak yolculuğumdan bahsetmem görgüzüsüzlük düpedüz bu, biliyorum. Ancak ben size uçağın kalkışı sırasındaki ilk beş on saniyede duyduğum heyecandan, çok kısa bir süre içerisinde İstanbul’da olmam tuhaflığından elbatte bahsetmeyecem. Sizlere kişisel bir izlenim değil, herkesi igilendiren bir soygundan bahsedecem.

Uçakta yapılan servis dikkatimi çekti. Aslında gerek yok diyorsunuz ama sürekli uçağa binenler yeme içme noktasında daha rahat davranabiliyorlar. Çok kısa bir süre zaten. Bunu da geçelim. Su ihtiyacı her dakka için ihtiyacı hasıl olabilir. Kalkıpta suyu bile BİM’de 20 kuruşa satılırken havada 4.5 lira olmaz satmak ordaki insanları ahmak yerine koymaktır.Üstelik yuro bazında. İnsanlara elit imkan sunduklarını böyle gösteriyorlar. Zenginsen yuro bazındaki bu kazığımızı yiyeceksin diyorlar.

Upuzun karayolu yolculuklarında bile iki ya da yolun uzunluğuna göre daha fazla servis yapılırken ücretsiz, havada şuncacık yolda üstelik fiyatları şişirdikçe şişirmenin ne manası var. Mola verme imkanı olamaz, bir mola yerinde duran otobüsteki yolcuların harcayabileceğinden çok daha fazlasını kazanıyorlar, buna eminim çünkü gözlerimle gördüm. Uçağı tercih edenlerin durumlarının iyi olduğunu savunabilirsiniz ama ben alışveriş yapan çok kişi görmedim. Durumu iyi olan adam midesinden feragat etmeyecektir. Ama öyle değil işte. Gidişte bir adam şikayet kağıdı doldurdu. Bundan önce hostesle konuşmayı denedi. Suyun bile ücretli olduğundan adam resmen feveran ediyordu. Kağıdı doldurup verince gördüm kağıtta beyaz kalmamıştı.

Düşünüyorsunuz verdiğiniz parayı. Bir keki bu kadar fiyatla satmanın zulüm olduğunu anlıyorsunuz. İnsanları havada kıstırıp yiyecek içecek servisi diye haraç topluyorlar sanki.

Şimdi de sizlere önümdeki koltuğun cebinden çıkan cafeteria an air’den fiyatlar. Normalde bunu dağıtmıyorlar işte bloga geçim dedim.

Sand-wich 5 yuro (ağzım büyük ama biliyorum inanın iki lokmaydı)

İçecek 3 yuro (standart kutu kola tenekesinde hepsi)

Ve su 2 yuro (500 mil)

Bildiğiniz üçü birarada kahve 3 yuro (sıcak su verdiklerinden belki)

Çizi bile ya 2 yuro

Tadım 2 yuro

Bu kadar zulüm yeter. Para birimini de siz çevirin. Gelin yaptığım küçük bir araştırmada rastladığım şu şeye bakın:

Onur Air ile yurt içi ve yurt dışı yaptığım seyahatlerde su dahil tüm içecekler ve tüm yiyecekler ücretli ve normalin 4 katı kadar pahalı ayrıca Euro bazlı.

Zaten verecekleri 1 sandviç ve 1 meyve suyu. Oldu ya öksürük tuttu , hıçkırık tuttu, bir yudum su içmek isteseniz 2 Euro.

Bence çok yanlış ve hoş olmayan bir durum. Düzeltilmesini istiyorum.