“ Ders insanın beynini bulandırır, otantik yaratıcılık potansiyelini yok eder.” (John Nash)
Eğitmek fiili eski Türkçede “égid- (igidmek)” “hayvan veya köle beslemek, yetiştirmek ve terbiye etmek” anlamlarında kullanılmıştır. Unutulmuş bir kelimeyken Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra Dil Devrimi zamanında tekrar kullandırılmaya başlanmıştır.
Arapçada ders kelimesi Kur’an öğretmek anlamında kullanılmıştır. Aramicede ise Tevrat öğretmek anlamında kullanıldığını görürüz. Eğitim kelimesi yerine de zaten tedrisat kelimesi kullanılırdı bizde. Eğitim tarih boyunca kim egemense onun öğretilerinin anlatılmasıdır. Kutsal kitaplarda Allah, yaratıcı güç olmanın yanında bir de Rab olduğunu söyler. Dünyada da insanları eğiten yargılayan olduğunu anlatır. Eğitim kelimesinin bir anlamının da terbiye etmek olduğunu açıklamıştık. Rab kelimesi de terbiye edici manasına gelir. Bizde medreselerde, tekkelerde veya dergahlarda uygulanan tedrisat sohbet esasına dayalıydı. Modern eğitim sistemindeki gibi öğretmenlerin mutlak doğruyu gösterdikleri, öğrencilerin potansiyellerini yok edip kendi zeka seviyelerine indirdikleri bir sistem yoktu. Eskiden öğrenci kelimesi yerine talebe kelimesi kullanılırdı. Bakın önemli bir fark var. Talebe, talep eden demektir.
Modern eğitimin amacı uluslaşma evresinde toplumun tek dil konuşmasını sağlamaktı. Bilgiyi ve düşünceyi de denetimi altına alıp tornadan çıkma nesiller yetiştirildi. Tarih boyunca insan kelimelerle daha doğrusu kavramlarla yönetildi. Çünkü her toplum belli kavramları kutsallaştırır ve ona inanır. Modern toplumda vatan, millet gibi kavramlar buna örnek olarak verilebilir.
Günümüzde postmodern süreçte ise ilk modern eğitim sisteminin soğuk gri tonları silinirken eğitimde reform adı altına küresel rekabet şartlarına uygun nesiller yetiştirmek planlanmakta. Müfredatı daha kucaklayıcı bir hale getiriyormuş daha dindar toplum inşa ediyormuş edasıyla yapılan reformlar aslında tevhid-i tedrisatı pekiştiren bir durum olduğu görülmelidir. Zira zihniyeti değişmemiş modern eğitim sisteminin dini tenzih etmek yerine öğretmeye kalkması daha ironik ve tehlikeli bir durumdur. Bunun bir kanıtı da hala okullarda ve tabi kamu kurumlarında başörtüsünün serbest olmamasıdır.
Dersteki sunumundan daha iyi bir performans değil özhan!..
eğitimle ilgili olarak pink floyd un duvar filminde geçen şarkısını paylaşmak istedim
http://www.youtube.com/watch?v=b2OLu8zi7cI