Satranç Tahtası – Nazlı Nesibe Kılıçoğlu
Hamal gibi sırtında taşıdığı yorgunluklarını bir kenara itekleyerek olduğu yerde dikeldi. Şairdi. Bu sabah da her sabah gibi yeni baştan yazılmış bir şiirin ilk dizeleri gibiydi. Hem yeni hem de tanrı vergisi… Geçirdiği her dakikanın bir diğerinden farklı olması gayreti… Devamını oku…
Yaşayan Silüetler: Bir İstanbul Güzergâhı
çıkışa doğru, çarpan kalplerle
birkaç karakter olsun. biri yalnızlıktan yana. seviyor yalnızlığı. herkes onun yalnız kalmak istediğini söyler. yalnız kalmak istediğini ondan duydu mu herkes, orası bilinmiyor. belki kendisi böyle düşünmüyordur. muhakkak kendisine yöneltilmeli bu soru. bu hususun aydınlatılması gerek. aydınlatılmadıkça kafalar bir soru… Devamını oku…
Oraya git!
Kar Düşerken
Öte Mahalle
Elazığ’dan Diyarbekir’e Doğru Vadiler İçinde Süzülerek
Sanırım iki ay önce Mustafa Kutlu, İstanbul’u gezmeye nereden başlanacağını cevaplamıştı Dergâh dergisinin arka kapağında. Eyüpsultan semti başlangıç olarak alınmalıydı ona göre. Adnan Özer de Mızmız dergisinde benzer temayı işliyor bu ay ve Horhor-Aksaray arasını merkeze alıyor. Peki, onlarca irili… Devamını oku…